Hej igen alla! Bugün çok özel bir edebiyatı ve aynı zamanda önceki yayında istek alan İsveç edebiyatını konuşacağız. Önceki edebiyat incelemelerimiz için buraya tıklayarak kolayca ulaşabilirsiniz.
Açıkçası çok merak ettiğim bir edebiyatı inceliyor olacağız bugün. İsveç edebiyatından maalesef bir eser okumuş değilim ya da okumuşumdur bilmiyorum ama bugün birbirinden özel ve değerli eserleri siz okuyucularımıza sunacağız. Aralarında okuduğunuz kitaplar varsa aşağıdaki yorumlar bölümünden bize görüşlerinizi yazabilirsiniz. Ayrıca kitap önerilerinizi de bekliyor olacağız.
Biliyorsunuz ki İskandinav bölgesi ve kutuplara yakın olan bölgeleri çok merak ediyorum hatta meraktan öte hayranlıkla takip ediyorum. Bundan dolayı ilk kitabım 8 Dakika'nın konusu İzlanda'da geçmekteydi. Belki bir sonraki araştırma konumuz İzlanda edebiyatı olabilir. Tabii ki istekler öncelikli olacak. Eserlere geçmeden önce bir İsveç edebiyatının özelliklerine bakalım diye düşünüyorum.
İsveç'te ilk edebi eser, MS 800 yılları olan Viking Çağından kaldığı bilinen Rök runik taşından oluşmaktadır. Finlandiya'da tarihi sebeplerden ötürü (Viking) İsveç dili yaygındır ve yazarlar İsveç dili ile de eserler de vermektedir. Bo Carpelan, Christer Kihlman ve Tove Jansson gibi İsveççe konuşan Finli yazarlar İsveç dili edebiyatı için büyük bir öneme sahiptir. Bundan dolayı sizlere önereceğim bazı eserlerde yazarlar Findli olabilir. Önceden belirtmek isterim. Nobel Edebiyat Ödülleri verilmeye başlandığından beri günümüze kadar bu önemli ödüle İsveçli yedi yazar sahip olmuştur.
Keyfi Tavır - Lena Andersson
Lena Andersson İsveçli bir yazar ve gazetecidir. 2013 yılında Willful Disregard romanıyla Ağustos Ödülünü kazandı. Aynı yıl, aynı kitap İsveçli Svenska Dagbladet gazetesi tarafından verilen Edebiyat Ödülü'nü kazanmıştır.
Ester Nilsson şair ve yazar, ilişkisi yolunda giden, aklı başında bir kadındır. Ta ki, bir gün ünlü sanatçı Hugo Rask hakkında bir konuşma yapması istenene kadar. Sanatçının kendisi de dinleyiciler arasındadır ve Ester'in hayranlığından son derece memnundur. Ester'in hayatı, bundan sonra, bu görüşme ve onu takip eden olaylar zinciriyle bağlantılı hale gelir. Önce erkek arkadaşını terk eder ve ardından Hugo ile hayali bir ilişkiye sürüklenir. Ester adama sırılsıklam âşık olur; Hugo, onun düşüncelerini tüketir. Gerçekten de Ester zihninde, Hugo ve kendisinin bir çift olduğundan emindir. Yavaş yavaş ve acıyla Ester, kendi ilişki algısıyla Hugo'nunkinin tamamen farklı olduğunu anlamaya başlar.
Yirmiden fazla dile çevrilen Keyfi Tavır, aşk arayışında kendimizi nasıl seve seve kandırdığımız hakkında bir roman.
Nisan Cadısı - Majgull Axelsson
Majgull Axelsson İsveçli bir gazeteci ve yazardır. 14 Şubat 1947 tarihinde Landskrona, İsveç'te dünyaya gelmiştir. Nisan Cadısı romanı, Majgull Axelsson tarafından 1997 yılında kaleme alınmıştır. Kitap yazara aynı yıl August ödülünü kazandırmıştır.
1950'lerde spastik bir çocuk olarak doğan Desiree, annesi tarafından Çocuk Bakımevi'ne verilmiştir. Hayatının kırk iki yılını bakımevi ile huzurevi arasında geçirmiş olan Desiree, pek çok bedensel sorununa karşılık, üstün zekalıdır ve bazı doğaüstü yetenekleri vardır; başkalarının vücuduna girip onlar aracılığıyla birçok şey yapabilmektedir.
Desiree bir Nisan Cadısı'dır. Yazar bu adı Ray Bradbury'nin 1950'lerde yazdığı bir kitaptan aldığını söylüyor. Kendisini hastaneye yatıran annesinin, koruyucu anne olarak bakıp yetiştirdiği üç kızı izlemekte ve ondan çalınan mutluluğa hangisinin sahip çıktığını öğrenmeye çalışmaktadır.
Farklı ve ilgi çekici bir konusu var. Bu tür hikayeleri sevenlere öneririm. Kaçırmayın!
Hanna ve Kızları - Marianne Fredriksson
Marianne Fredriksson 28 Mart 1927 tarihinde Göteborg, İsveç'te dünyaya gelmiştir. Hanna ve Kızları, Marianne Fredriksson tarafından 1994 yılında yazılmış ve yayınlanmıştır.
Aynı yıl Marianne Fredriksson yılın yazarı ve kitabı da yılın kitabı seçilmiştir.
Marianne Fredriksson Kuzeyli Yaban Kuğuları adıyla haklı bir ün kazanan İsveçli kadın yazarlardan biridir. Üç kuşak kadının yaşamını dile getirdiği "Hanna ve Kızları" yirmi yedi dile tercüme edilerek uluslararası en çok satan kitaplar listesinde bir numaraya çıkmıştır. Arka planda İskandinav göllerinin ve dağlarının gizemli yalnızlığını tasvir eden bu yapıt, sadece büyük annenin, kızının ve torununun öyküsü değildir.
Toplumsal çevre içinde unutulmuş zamanları, sosyal kuralları ve tarihi belaları yargılayan, kelimenin tam anlamıyla aşk destanını anlatan duygusal bir yapıttır. Kaçırılmamalı!
İsveç Kralını Kurtaran Kız - Jonas Jonasson
Jonas Jonasson bir hemşirenin oğlu olarak 6 Temmuz 1961 tarihinde doğdu. Gothenburg Üniversitesi'nde İsveççe ve İspanyolca okuduktan sonra, 1994'e kadar günlük Växjö Smålandsposten gazetesinde ve İsveç tabloid Expressen'de gazeteci olarak çalıştı.
Dikkat: Bu hikâye, okuma yazma bilmeyen ama 8645 ile 7421’i saniyeler içinde çarpabilen bir b*k temizleyicisi, kargoyla gönderilen bir atom bombası, aynısından iki tane olduğu için babalarının nüfusa yalnızca birini kaydettirdiği ikizler, patates çiftçisi bir kontes ve tavuk kafası kesen bir kral hakkındadır.
Nombeko Mayeki, Güney Afrika'da bir kasabada doğduğunda önünde pek fazla seçenek yoktu bu yüzden o da tuvalet temizleyicisi oldu. Fakat şans mı kader mi bilinmez, kendini ülkenin gizli atom bombası projesinin içinde buldu. Bir şekilde İsveç'e kaçmayı başarmıştı ki dünyanın en ürkütücü ajanlarını peşine taktığını fark etti. Ve ah, aşk... Nombeko tutup aynısından bir tane daha olan Holger 2'ye âşık oldu. Peki Holger 1 mi? Aman hiç canım, o da İsveç kralını öldürmeyi planlıyor. Ama bunun için biraz şeye ihtiyacı var... Zekâya!
Jonas Jonasson yine şaşırtıcı ve trajikomik bir hikâyeyle karşımızda. Kapakta yer olmadığı için, bir de biraz merak edin diye her şeyi buraya yazamadık ama okursanız Nombeko Mayeki'ye hayran kalacağınızdan eminiz! Kaçırmayın.
Kardeşlerimi Arıyorum - Jonas Hassen Khemiri
Jonas Hassen Khemiri İsveçli bir yazardır. 27 Aralık 1978 tarihinde Stokholm'da doğmuştur. Khemiri, dört roman, altı oyun ve bir deneme, kısa öykü ve oyun koleksiyonunun yazarıdır. Çalışmaları 25'ten fazla dile çevrilmiştir.
Stockholm'de bombalı bir araç patlatılır. Avrupa'nın olağan şüpheli olarak sınıflandırdığı Ortadoğulu ve Afrikalı göçmenler arasında bir tedirginlik yayılır. Şehir korkunun ve paranoyanın pençesine düşer. Böyle bir atmosferde Amor, ön cebinde bir cep telefonu, arka cebinde bir bıçak taşır. İçinde büyük bir savaş vermektedir. Shavi aradığında telefonunu açacak, Valeria'yı rahatsız etmekten vazgeçecektir. En önemlisi de olabildiğince normal davranması gerekmektedir.
Toplumsal önyargıları ve kimlik sorununu konu eden yeni bir eser. Pek çok prestijli ödülün sahibi, İsveçli tiyatro oyunu yazarı ve romancı Jonas Hassen Khemiri, bizi yirmi dört saat boyunca başkarakter Amor'un zihninde dolaştırıyor. Bu kısa yolculukta suçlu ve kurban, aşk ve kimya, fantezi ve gerçeklik kavramlarının arasındaki sınırın gitgide bulanıklaştığına, karşıtların birbirine yaklaştığına, hatta iç içe geçtiğine şahitlik ediyoruz. Kaçırılmamalı!
''Büyüleyici bir kitap. Metin seslerle beliriyor: telefon sinyalleri, trafik gürültüsü, sirenler, ayak sesleri. Kitabı yüksek sesle okumak istiyorsunuz. Toplum bizim bedenlerimizde başlıyor, korku orada büyüyor, savaş orada yürütülüyor. Bu küçük kitapta toplumun nabzı atıyor.'' Ulrika Milles
Baba - Johan August Strindberg
Johan August Strindberg 22 Ocak 1849 tarihinde Stokholm'da doğan İsveçli oyun yazarı ve romancıdır. Oyunları, romanları ve kısa öyküleriyle tanınır.
Yaklaşık yarısı tiyatro oyunu olan 120 kadar eser üreten Strindberg, Avrupa ve Amerikan tiyatrosu üzerinde büyük etkisi olmuş bir yazardır. August Strindberg günümüz tiyatrosundaki bütün modernliklerin öncüsü olarak ünlenmiş bir yazardır. Sayısı kırkı aşan oyunlarında yozlaşmış aristokrasiyi sakat burjuva yaşamını insanlar arasındaki sömürüyü anlatır. Özellikle aile kurumunda kadın erkek ilişkisinin kadınların olumsuz ve uyumsuz davranışları nedeniyle bir ölüm kalım savaşma dönüştüğünü vurgular.
Tiyatro tarihinin öz yaşamını oyunlarına yansıtan önde gelen yazarlardan biri olan Strindberg'in Baba adlı bu oyunu kendi yaşamından alınmış bir evlilik kurumu içinde gelişen ve karşı iki cinsin ölüm kalım savaşına dönüşüp trajik sonla noktalanan bir öyküyü anlattığı en önemli yapıtlarından biridir.
Peki sizler hangi romanının konusunu daha çok beğendiniz? Açıkçası bana soracaksanız hepsini çok merak ediyorum ama en çok merak ettiğim kitap Kardeşlerimi Arıyorum oldu. Peki sizin favori kitabınız hangisi? Yorumlarda buluşalım. Kendinize çok iyi bakın, kitapla kalın!
strindberg biliyom onun dışındaki hepsi ilgimi çekti saoool :)
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim. Ne demek! 😅🎈
SilTantanasız, tek meseleye odaklı ama pek derinlikli filmler yapıyorlar, kitaplarının da öyle olabileceğine dair hisler taşıyorum. İsveç Kralını Kurtaran Kız ve kardeşlerimi Arıyorum'la başlayıp merakımı gidermeliyim. :)
YanıtlaSilYorumunuz için çok teşekkür ederim. Ben de çok merak diyorum.
SilBu yazı dizisi çok güzel oluyor, emeğine sağlık:))) Kitaplardan en çok Keyfi Tavır ilgimi çekti:)))
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim. Keyifli okumalar dilerim.
SilGüzel kitaplar. Aralarında ilgimi çekenler var. Teşekkürler İremciğim. Çok emek vermişsin.
YanıtlaSilNe demek ben teşekkür ederim. 💜
SilOoo güzel keşifler, benim tek favorim şimdiye kadar Stieg Larsson'du. :)
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim.
Silayyy birsuru kitap paylasmissin ne guzel! ben de iskandinav edebiyatindan birseyler okumak istiyorum, önerilerine bakacagim!
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim. Kesinlikle tavsiye ederim. 🎈
SilBen bu seriye bayıldım😍Birçok ülkenin edebiyatından yeni eserler öğreniyoruz.Kaleminize sağlık👏
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim. Sizlerle paylaşmak da apayrı bir duygu benim için.😅💜
SilNisan Cadısı ve Kardeşlerimi Arıyorum'u not ettim. :) Konuları ilgi çekici, daha önce hiç İsveç edebiyatından okumadım. Çok güzel bir içerik olmuş. :)
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim. 😇
SilHiç İsveç bir yazardan kitap okudum mu hatırlamıyorum. Gerçi okuduğum kitapları bile çok çabuk unutuyorum artık. Bu seriyi gerçekten seviyorum ilgimi çekiyor :))
YanıtlaSilYorumun için çok teşekkür ederim. Açıkçası ben de hiç okumamıştım. Bu seriyle de tanımış oldum diyebilirim. 😅
Silby by iswec edebiyatı..
YanıtlaSil