Hayat sizi bunaltıyor mu? Kendinizi sürekli başkalarının beklentilerine göre yaşarken mi buluyorsunuz? Belki de artık sihirli iki kelimeye ihtiyacınız vardır: S*ktir Et!
Kişisel gelişim kitaplarını çok sık okumasak da kitaplığımızda bulunan ve çok satanlar listesinde uzun yıllar kalan John C. Parkin'in S*ktir Et kitabını sizlere tanıtacağız.
Detaylara geçmeden önce aramızda daha önce John C. Parkin'in S*ktir Et kitabını okuyan varsa kitaba dair görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar bölümünden bizlerle paylaşabilirsiniz. Yorumlarınızı dört gözle bekliyor olacağız.
S*ktir Et Kitabının Konusu
Bu "huzurlu olmak" şeyi neyle alakalı? Şöyle, bazen nerede olduğunuz ve nerede olmak istediğiniz arasında büyük bir boşluk vardır ya da bir şeylerin nasıl olduğu veya nasıl olması gerektiği arasında... Bu durum insana acı verir.
Hayatınızı bir düşünün: "Hafta sonu geldiğinde mutlu olacağım.", "Keşke zengin olsam.", "Kendi evim olduğunda harika hissedeceğim." Ve bu liste uzar gider...
Hepsi de içimizde bir acı boşluğu yaratır. Bir şeyi başarıp o boşluğu kapattığımızda, hemen diğerinin peşinden koşmaya başlarız ve bunun sonu asla gelmez. İşte bu, memnun ve huzurlu olmayı sürekli erteleme durumudur. Cevabı ise "S*ktir Et" deyip hayatla huzur içinde olmanın bir yolunu bulmak ve hayatı akışına bırakmaktır.
Bu kitapta bunun yollarını bulacak ve kolay yöntemler öğrenerek nasıl huzurlu olacağınızı öğreneceksiniz. Ve daha da önemlisi, biraz "S*ktir Et" le her soruna rağmen nasıl huzurlu hissedeceğinizi öğrenmeye başlayacaksınız.
Hayatla... Kendinizle... Ve hayatın size getirdikleriyle... Evet, bu mümkün çünkü bu kitap size bunun nasıl olacağını gösterecek.
John C. Parkin'in "S*ktir Et" Felsefesiyle Tanışın
Parkin, geleneksel kişisel gelişim kalıplarının dışına çıkarak, okuyucuya hayattaki pek çok şeye "s*ktir et" diyerek daha mutlu, daha rahat ve daha otantik bir yaşam sürmenin yollarını anlatıyor. Ancak bu "umursamazlık" değil; aksine, gerçekten neyin önemli olduğunu anlamanın kapılarını aralayan bir farkındalık çağrısı.
John C. Parkin "S*ktir Et" metodunu 3 seviyede ele alıyor. Örnek olarak stres durumunu verelim. İşte Parkin'in metot seviyelerin sıralaması şöyle:
- Seviye: Stresliyim ve huzurlu hissetmiyorum.
- Seviye: Huzurlu hissetmek için bir yol bulurum.
- Seviye: Bazen stresli bazen de huzurlu olmakla bir sorunum yok çünkü her ikisi de hayatın doğal bir parçası.
Seviyelere baktığımızda da olumsuz durumu öncelikle fark etmemizi ardından bu olumsuz durumu ortadan kaldıracak yollar aramamızı son olarak da bu olumsuz ve olumlu durumun hayatın doğal bir parçası olduğunu kabul ederek sorunlara bağlı kalmamamız gerektiğini John C. Parkin kitabında açıkça dile getiriyor.
Bu farkındalık durumuna ulaşmak kimi zaman zorlayıcı olsa da olumsuz durumları kabullenmek bize bambaşka bir bakış açısı sunuyor. Çünkü hayat da böyle değil mi? Her şey bizim istediğimiz şekilde ilerlemek zorunda değil. Olumsuzluklar da hayatın bir parçası.
Peki bu "s*ktir et" umursamazlığa yol açmaz mı? Kesinlikle hayır. John C. Parkin "S*ktir Et" kitabında da dile getirdiği gibi hayatımızda yaşadığımız olumsuz şeylerin gerçekten önemli mi yoksa önemsiz mi olduğunu fark etmemizi sağlıyor. Çünkü bazen o kadar gereksiz şeylere kafa yoruyoruz ki kendi kendimizi yiyip bitiyoruz. Aksine o olumsuz durumu fark etmez, o durumu çözebileceğini düşündüğümüz bir yol bulmak ve 3. seviyedeki gibi o durumu hayatın doğal bir parçası olduğunu kabul etmek bize daha çok şey kazandıracak.
Kitap, hem eğlenceli bir dille yazılmış hem de ciddi bir içsel dönüşüm için ilham kaynağı olacak derinlikte. İş, aile, para, sağlık, ilişkiler gibi konulara takılıp kalanlara, "Ne olurdu sanki biraz gevşeseydin?" diyen bir dost gibi...
S*ktir Et, sadece iki kelime değil. Bir yaşam felsefesi. Sizi stresten, kaygıdan, "başarılı olmak zorundayım" baskısından arındıran, iç sesinize kulak vermeye davet eden bir yolculuk. Eğer siz de artık bazı önemsiz şeyleri kafanıza takmamak istiyorsanız, bu kitap sizin için bir başlangıç olabilir.
Peki siz John C. Parkin'in S*ktir Et kitabını okumuş muydunuz? S*ktir Et metodunu nasıl buldunuz? Yorumlarda buluşalım!
Hepimiz başarısız oluruz. Sadece bazılarımız bu başarısızlıklara karşı sessiz kalırız çünkü başarısızlıklarımızla alakalı olarak kendimizi kötü hissettiğimiz ve etrafımıza bakındığımız zaman, gördüğümüz tek şey insanların başarılarını haykırmalarıdır. Böylece söylenebilecek tek şeyin bu olduğunu sanırız.
Başarı, azminizin hiç kaybetmeden başarısızlıktan başarısızlığa koşmaktır. (Winston Churchill)
Hayat bu ne de olsa. Birçoğumuz için stres ve hatta endişe hayatın bir parçası. Bir taraftan kaynaklar ve tepkilerimiz üzerinde çalışabilir, bir diğer taraftan ise onları da arkamıza yaslanıp kabullenebiliriz.
Dönüm noktası; bir parçanızın çoktan huzurlu olduğunu, her şeyin aslında olduğu gibi iyi olduğunu ve her şeyin en iyi şekilde sonuçlanacağını anlamakla başlar.
Şöyle ki huzurlu hissetmediğiniz; dünya ve hayatınızın size hiçbir şey hissettirmediği zamanlarda bile aslında siz, altta bir yerlerde huzurlusunuzdur.
Huzur sadece bir düşünce uzağımızdadır ve ona ulaşmak için yapmamız gereken tek şey, baskın sol aklımızın sesini susturmaktır. (Jill Bolte Taylor)
S*iktir Et, açık bir şekilde gördüğüm her şeyin yolunda olduğunu ve bir şeylerin o kadar da önemli olmadığını anladığım zaman hissettiğim duygudur.
Kendini sevme farkındalığı kendinden nefret etmeyi içerir, hatta kucaklar.
Eğer hayatı ve hayatınızda ortaya çıkan ya da gerçekleşen her şeyi sevebilirseniz, hayatla kesinlikle çok daha huzur içinde olursunuz.
Ancak asıl önemli olan hangi yöne gideceğiniz konusunda çok az yargılama yapmaktır. O anda size doğru geleni anlayın ve kendinizi yargılamadan onu takip edin. Bu huzurlu olmaktır; o anda size doğru gelene imkan vermek onu sadece takip etmektir.
Eğer bazı anlar gerçek olmanın zamanı değilse, bu konuya takılı kalmayın ve sahteliğinizden zevk alın.
Yaşamanın en etkili ve huzurlu yolu; her şeyin olduğu yeri anlamaktır ve kendi işinizle ilgilenmektir.
Çok fazla yargılamayın. Birinin yaptıklarının, üzerinizde zararlı etkileri olmadıkça ya da başkalarına zarar vermedikçe, onların işinden uzak durun.
Bugün, içinizdeki homurdanan kişiye teslim olun; böylece yarın doğal olarak daha olumlu bir duruma döneceksiniz. İşte bu dönüş o zaman doğal ve zorlanmamış olacak.
Sistem bize "... olduğunda huzurlu olacağım" ı erkenden düşünmeyi öğretiyor ve bu ne yazık ki kaybetmesi zor bir alışkanlık.
